 |
I am not an official spokesperson. |
 |
 |
behn rehsmee sœzjU deyyeelem |
 |
Ben resmi sözcü değilim |
 |
 |
Please wait for the public affairs representative. |
 |
 |
lUtfehn halkla eeleshkeelehr tehmseeljeeseenee beklehyeen |
 |
Lütfen halkla ilişkiler temsilcisini bekleyin |
 |
 |
I can only tell you what I know. |
 |
 |
seezeh saadejeh neh beeleeyorsam onoo sœylehyehbeeleereem |
 |
Size sadece ne biliyorsam onu söyleyebilirim |
 |
 |
The situation is under control. |
 |
 |
dooroom kontrol altinda |
 |
Durum kontrol altında |
 |
 |
We are doing everything we can to restore order. |
 |
 |
asayeeshee sayylamak eechen ehleemezdehn gehlehnee yaapyorooz |
 |
Asayişi sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz |
 |
 |
We are doing everything we can to protect lives. |
 |
 |
haayaat kooroomak eechen ehleemeezdehn gehlehnee yaapyorooz |
 |
Hayat korumak için elimizden geleni yapıyoruz |
 |
 |
We are doing everything we can to save lives. |
 |
 |
haayaat koortarmak eechen ehleemeezdehn gehlehnee yaapyorooz |
 |
Hayat kurtarmak için elimizden geleni yapıyoruz |
 |
 |
There was an incident. |
 |
 |
beer olaay oldo |
 |
Bir olay oldu |
 |
 |
The incident is under investigation. |
 |
 |
olaay sorooshtooroloyor |
 |
Olay soruşturuluyor |
 |
 |
We are taking this matter very seriously. |
 |
 |
boo kono Uzehreendeh jedee olaraak dUruyorooz |
 |
Bu konu üzerinde ciddi olarak duruyoruz |
 |
 |
People have been killed. |
 |
 |
eensanlaar œldU |
 |
İnsanlar öldü |
 |
 |
Civilians have been killed. |
 |
 |
seeveelehr œldU |
 |
Siviller öldü |
 |
 |
Names cannot be released until victims' relatives are notified. |
 |
 |
œlehn veh yaralananlarin ayyeelehlehreeneh habehr vehrmehdehn kemleklehreenee achuklayamayiz |
 |
Ölen ve yaralananların ailelerine haber vermeden kimliklerini açıklayamayız |
 |
 |
The official spokesman is expected here soon. |
 |
 |
sœzjU beeraaz sonra booraya gelejek |
 |
Sözcü biraz sonra buraya gelecek |
 |
 |
Appropriate action will be taken. |
 |
 |
gehreklee adimlaar atulajak |
 |
Gerekli adımlar atılacak |
 |
 |
We take every report of wrongdoing very seriously. |
 |
 |
hehr tUrlU usulsUzlUk habehreenee jeehdee olarak ehleh aluyorooz |
 |
Her türlü usulsüzlük haberini ciddi olarak ele alıyoruz |
 |
 |
We have secured the area where the incident occurred. |
 |
 |
olayin oldooyyoo yehree gUvehnlek altina aldik |
 |
Olayın olduğu yeri güvenlik altına aldık |
 |
 |
I am sorry but you have to wait for the report. |
 |
 |
œzUr deelehrem raporoo beklehmehnez laazim |
 |
Özür dilerim raporu beklemeniz lazım |
 |